Mersin'in Keşfedilmeyi Bekleyen Tarihi


Türkiye'nin tarihi ile daha az bilinen illerinden biri olan Mersin, yüzyıllar boyunca düzlüklerinde yaşayan birçok medeniyete ev sahipliği yapmış şaşırtıcı miktarda tarihi mekana sahiptir. Çarpıcı kalelerden, bir zamanlar antik kentleri süsleyen kalıntılarına kadar Mersin'i keşfetmek tarih meraklıları için rüya gibi bir gezi olacaktır.

Mamure Kalesi


Kilikya Ermeni Krallığı hanedanına ait, Akdeniz kıyısında bulunan bu şaşırtıcı kale, 3. yüzyılda inşa edilmiş olan bir Roma yapısının temeli kullanılarak inşa edilmiştir. Romalılar tarafından yapının ilk yapılış amacı Akdeniz ve Kilikya ticaret yollarını gözetlemek ve korumaktı. Korsanlara karşı sağlam bir koruyucu olan kale, Selçuklu Türkleri tarafından büyütülmüş ve 1469 yılında Osmanlı İmparatorluğu tarafından ilhak edilene kadar birçok kez el değiştirmiştir. Mersin’in Anamur ilçesinde yer alan Mamure Kalesi bugün korsanlar yerine ziyaretçilerini beklemektedir.

Cambazlı Harabeleri


Mersin’in Silifke ilçesinin Canbazlı köyünde bulunan Canbazlı harabeleri; türbeler, kaya mezarları, lahitler ve sarnıçlardan oluşmaktadır. Ancak, tüm kalıntıların en çarpıcı olanı, 5. yüzyılın başlarında Bizans dönemine kadar uzanan gizemli bir bazilikadır. Cambazlı Harabeleri Mersin’in Silifke ilçe merkezinden 29 kilometre uzaklıktadır.

Kızkalesi


Her şehrin bir kız kulesi ya da kalesi vardır. Buda Mersin’in uzun bir geçmişe sahip olan Kızkalesi. Kızkalesi, tarih içinde Selevkos, Roma, Bizans, Selçuklu, Kilikya Ermenileri, Kıbrıs Krallığı, Karamanlılar ve Osmanlı hakimiyetinde kalmış kıyıdan yaklaşık 500 metre açıkta bir ada üzerinde bulunan önemli bir yerleşim yeridir. Yapılan kazılar bölgeye ilk yerleşimin 4. yüzyılda olduğunu gösteriyor. Antik Yunanlı tarihçi Herodot bir eserinde buraya Georges adında Kıbrıslı bir prensin kurduğundan bahsetmiştir.

Milattan sonra 72 yılında Roma hakimiyetine giren Kızkalesi 400 yıldan fazla süre Roma hakimiyetinde kalmıştır. Bizans İmparatorluğu döneminde güvenlik amacıyla surlar inşa edilmiştir. Bizanslılardan sonra bir süre Selçuklu hakimiyetinde kalan Kızkalesi Kilikya Ermeni İmparatorluğu’nun eline geçmiştir. Yapı Kilikya Ermeni Krallığı sırasında daha da geliştirilmiştir ve 1471'de Osmanlı İmparatorluğu onu ele geçirmiştir. 

Kızkalesi içerisinde kiliseler, sarnıçlar, kalenin su ihtiyacını karşılayan su kemerleri, kaya mezarları, lahitler ve taş döşemeli yollar yer almaktadır. Tarih boyunca 8 kule ile korunmuştur ve kalenin dış çevre uzunluğunun toplamı 192 metredir. Kale Mersin şehir merkezine 60 kilometre, Erdemli ilçe merkezine ise 23 kilometre uzaklıktadır. Kendi aracınızla veya doğrudan Kızkalesi’ne giden toplu taşıma araçlarıyla ulaşım sağlayabilirsiniz. Özellikle yazları bölge turizm açısından hareketlidir ve plajı oldukça kalabalıktır.

Peki adı neden Kızkalesi? Efsaneye göre zamanında bölgede yaşayan krallardan biri hep bir kız çocuğunun olması için dua eder. Sonunda dileği yerine gelir ve bir kız çocuğu sahibi olur. Kralın kızı büyüdükçe daha güzel ve akıllı olmaya başlar. Dillere desten güzelliğinin yanında yardımsever ve iyi niyetli oluşuyla da herkesin sevgisini kazanır. Kral bir gün bölgeye bir kahinin geldiğini öğrenir ve kızının geleceğini öğrenmek için onunla görüşmek ister. Kralın isteğini kırmayan kahin kralın kızını görünce birden irkilir. İlk başta krala söylemek istemez ancak kralın ısrarı ile kızının zehirli bir yılan tarafından sokularak öldürüleceğini söyler. Bunun onun kaderi olduğunu ve kaderinden kaçamayacağını söyledikten sonra kahin kralın yanından ayrılır. Kral bunun üzerine kızını korumak için adaya bir kale yaptırılmasını emreder ve kızını bu kaleye hapseder. Ancak kızın canı bir gün üzüm ister ve kaleye gönderilen üzüm sepetinin içinden çıkan yılan kızı sokarak öldürür.

Olba Antik Kenti


Zamanında Roma eyaleti Isauria'da antik bir şehir olan Olba Antik Kenti, çarpıcı Zeus Tapınağı ve bölgenin gelişen bir topluluk olduğunun kanıtı olan büyük sütunları ile ünlüdür. Kilikya bölgesinin Arapların eline geçmesinden sonra Romalılar kenti terk etti. Osmanlı İmparatorluğu döneminde antik kentin hemen doğusunda yeniden bir yerleşim yeri oluştu ve Olba Antik Kenti’nde yer alan Helenistik kuleden esinlenilerek buraya "Uzuncaburç" adı verildi. 

Bugün Mersin’in Silifke ilçesinde yer alan Uzuncaburç aynı zamanda beldenin de adıdır. Olba Antik Kenti’nde başlıca görülmesi gereken yerler; antik tiyatro, Helenistik kule, tören kapısı, Zeus Tapınağı, Şans (Tyche) Tapınağı, kent giriş kapısı, bir krala ait olduğu düşünülen anıt mezar ve çok sayıda kaya mezarları.

Adamkayalar


Kaya yüzeyine oyulmuş heykeller nedeniyle Adamkayalar adı verilen bir kanyondur. Toros Dağları'nın güney ucunda yer alan bu antik taş figürlerin kökenlerine dair belgelenmiş bir kanıt yoktur. Ancak bölgede hüküm sürmüş Roma İmparatorluğu ile bir bağlantısının olabileceği düşünülmektedir. Kabartmalar 11 erkek, 4 kadın, 2 çocuk, 1 dağ keçisi ve bir Roma kartalı figüründen oluşmaktadır. Adamkayalar; Erdemli’ye 30, Silifke’ye 32 ve Mersin şehir merkezine 66 kilometre uzaklıktadır.

Soli - Pompeiopolis Antik Kenti


MÖ 700 yıllarında kurulan Soli, MÖ 1. yüzyılda yıkılana kadar Kilikya'da bir antik kent ve limandı. Daha sonra, geç Roma İmparatorluğu’nun askeri ve siyasi lideri olan Büyük Pompey, şehri yeniden inşa ettikten sonra şehrin adını Pompeiopolis olarak değiştirmiştir. Mustafa Kemal Atatürk’ün ölümünde önce son ziyaret ettiği tarihi yer olan Soli Antik Kenti’nde birde çekilmiş olduğu bir fotoğrafı mevcuttur. Bugün büyük ölçüde şehir merkezi sınırları içerisinde kalan antik kente ulaşım oldukça kolaydır.

Kanlıdivane


Şaşırtıcı bir obrukun etrafında bulunan Kanlıdivane, Roma öncesi dönemde inşa edilmiş ve daha sonra Neapolis adında bir Hıristiyan dini merkezine dönüştürülmüş, hala birçok bazilikanın ve sarnıcın kalıntılarının ayakta kaldığı antik bir şehirdir. Mersin’in Erdemli ilçesinde Ayaş beldesinde yer almaktadır.

Anemurium


Anamur şehrine yakın bir konumda bulunan Anemurium, Roma eyaleti Isauria'ya ait antik bir şehirdir. Aynı zamanda Anamur ilçesine adına veren bu antik kenttir. Günümüzde kalıntılar arasında büyük bir tiyatro, küçük bir odeon, hamamlar, kiliseler ve geniş bir nekropol bulunmaktadır. Anemurium, Anamur ilçe merkezine 6, Mersin şehir merkezine 226 kilometre uzaklıktadır.

Aya Tekla Yeraltı Kilisesi


Dini haclar için popüler bir yer olan bir mağaradaki bu yıkık tarihi kilise, Bizans döneminde inşa edilmiş ve erken Hıristiyan kilisesinin bir azizesi olan Aya Tekla’ya ithaf edilmiştir. Aziz Pavlus yada Tarsuslu Pavlus olarak bilinen ve o dönemde Hristiyanlığı yayma çalışan Hristiyan bir misyonerden etkilenerek Hristiyan olmuştur. Ancak o dönemde Hristiyanlık propagandası yapmak suç sayıldığı için yaşamının son dönemini Silifke yakınlarında bir mağarada saklanmıştır. Saklandığı mağarada öldürülmek istendiği sırada ortadan kaybolduğuna inanılmaktadır. Hristiyanlığın serbest bırakılmasıyla Aya Tekla’nın saklandığı bu mağaraya dönemin Bizans İmparatoru Zeno tarafından Aya Tekla adından bu yer altı kilisesi inşa edilmiştir. Aya Tekla Yeraltı Kilisesi Mersin’in Silifke ilçesine 4, Mersin şehir merkezine 85 kilometre uzaklıktadır.

Cennet-Cehennem


İsimleri cennete ve cehenneme dönüşen bu iki obruk, özellikle doğal boşlukların 5. yüzyıldan kalma bir manastırın kalıntılarına sahip olması nedeniyle kesinlikle çok etkileyicidir. İki obruk arasında 80 metre mesafe bulunmaktadır. Cennet obruğu yaklaşık 135 metre, cehennem obruğu ise yaklaşık 110 metre derinliğe sahiptir. Cennet çukurunun dibine 452 basamaklı taş bir merdiven ile inebilir. 300. basamağında 5. yüzyıla ait manastır yer almaktadır ve Meryem Ana’ya ithafen yapıldığı düşünülmektedir. 

Cennet çukurunun dibinde bir yeraltı deresi yer almaktadır ve basamaklardan inerken suyun sesi rahatlıkla duyulabilmektedir. Cehennem çukuru, cennet çukuruna göre daha dar ve dik olduğu için tabanına inmek mümkün değildir. Mersin’in Silifke ilçesinde yer alan Cennet-Cehennem Silifke-Mersin karayolunun kuzey tarafındadır.

Antik Roma Yolu


MS 1. yüzyılda Roma İmparatorluğu tarafından inşa edildiğine inanılan bu tarihi taş döşeme yolun, Kilikya'yı Kapadokya'ya bağlayan ana yolun bir parçasıdır. Yolun toplam sağlam kalan uzunluğu 3 kilometre, genişliği ise 3 metre civarındadır. Mersin’in Tarsus ilçe merkezine 15 kilometre uzaklıktaki Sağlıklı Mahallesindeki Antik Roma Yolu’na sadece araç ile ulaşım sağlanabilmektedir.

0 comments